The Koç School

KOÇ OKULU

Öğrencilerden Koç

Yatılı Hayat
Yatılı hayatıyla ilgili ilk anım Kadıköy’e ilk kez gittiğimiz hafta sonuydu. Aslında hiçbirimiz birbirimizi tanımıyorduk ama aynı amaç için farklı farklı yerlerden koparak gelmiştik buraya. O yüzden ilk hafta sonumuzu çoğumuzun ilk kez gittiği Kadıköy’de birlikte geçirmek istedik. Birbirimize anlatacaklarımız çok fazlaydı ve saatlerce oturup konuşmuştuk. Birbirimizi biraz da olsa yakından tanımıştık, dönemce ilk fotoğrafımızı orada çekinmiştik. İleride kocaman bir aile olacağımızı orada anlamıştım. (9. sınıf)

Küçük bir ilçeden Koç’a yatılı gelmek benim hayatımda bir dönüm noktası oldu. O yaşta bir çocuk için, gerçekten aileden, arkadaşlarında, öğretmenlerinden, bildiği çevresinden ayrılmak ne kadar zor olsa da, burada karşılaştığım ortam benim kişiliğimin gelişmesinde, yeni bir hayata alışma sürecinde gerçekten çok yardımcı oldu. Bu ortamı da yatılı sorumluları, okuldaki öğretmenler, neredeyse Türkiye’nin her bölgesinden gelen yatılı arkadaşlarım, beraber derslere girdiğim gündüzlü arkadaşlarım oluşturdu, yeni bir aile gibi. (11. sınıf)

Yatılıda en eğlendiğim zamanlar birbirimize hazırladığımız sürpriz doğum günü kutlamaları ve özgürce İstanbul’un farklı yerlerini keşfettiğimiz hafta sonları oluyor. Yorucu bir haftanın stresini atmak için her hafta sonu arkadaşlarımla başka bir plan yapıyoruz, bazen kayboluyoruz bazen vapurları kaçırıyoruz ama böyle şeyleri birlikte öğrenmek çok hoşuma gidiyor. Büyüdüğümü hissediyorum. Bir de doğum günü kutlamalarımız oldukça keyifli oluyor. Dans edip, şarkı söyleyerek birlikte aslında geçirdiğimiz zamanları ve olgunlaşıyor oluşumuzu kutluyoruz. Bunlar ileride asla unutamayacağım anılardan. (Hazırlık)

Hazırlık sınıfı dahil, 5 yıldır yatılı okuyorum. Lise hayatında gerçekten kalıcı arkadaşlıkların edinildiğini duymuşsunuzdur, ama yatılıdaki dostluk çok sağlam temellerle kuruluyor. Birbirimize hem aile, hem arkadaş, hem kardeş oluyoruz, tüm hayatı paylaşıyoruz. Tüm bunların yanı sıra çok da eğleniyoruz. Bir çok sosyal etkinlik ve aktivite var; gerek yatılı sorumlularının veya okulun düzenledikleri, gerekse bizim talep ettiklerimiz arasında geziler, tiyatrolar, sergiler var. Mangal günleri çok keyifli oluyor. (12. sınıf)

Yatılıya ilk geldiğim haftalarda Pazar geceleri kesinlikle uyuyamıyordum. Ailemi çok özlüyordum. Bir kaç hafta içinde alışıyorsunuz. Öğretmenlerin, arkadaşların bunda rolü çok büyük, kişisel ya da akademik herhangi bir sorunuz veya sorununuz olduğunda gidip konuşabileceğiniz çok insan var. (9. sınıf)

Ankara’dan geliyorum, her hafta sonu olmasa da ayda bir kere eve dönüyorum. Ailemi de tabi ki özlüyorum ama dayanılmayacak gibi değil çünkü buradaki insanlara alıştıktan sonra onlar da ikinci ailem haline geldi ve onlarlayken yalnız hissetmiyorum. (Hazırlık)

Koç’un yatılı avantajlarından biri, havaalanına çok yakın olması. İl dışında oturanlar on dakikada havaalanına gidip bir-iki saat sonra evinde olabiliyorlar. Bu bir yandan da bir dezavantaj çünkü İstanbul’un merkezine, mesela Kadıköy’e oldukça uzak. Ama bunu da şöyle gidermişler, hafta içi ve haftasonu servisler var yatılı öğrenciler için, hem gidiş hem dönüş için. Mesela ben flüt kursuna gidiyorum haftasonları, sonrasında arkadaşlarıma buluşup, akşama servisle okula çok rahat dönebiliyorum. (Hazırlık)

Buraya gelirkenki en büyük endişem yatılı olmaktı. Bir anda hayatınıza bir sürü farklı insan giriyor, sürekli onlarla aynı ortamdasınız, bu beni çok korkutmuştu. Çünkü burada ailenizden çok daha fazla zaman geçireceğiniz insanlarla beraber yaşıyor olacaksınız. Ama buraya geldiğimde gördüm ki, Koç öyle bir ortam yaratıyor ki, çabucak alışıyorsunuz, kaynaşıyorsunuz. Bunda özellikle öğretmenlerin çok büyük desteği var. Akran destek programları, ablalık/abilik yardımları gibi çalışmalar o ilk alışma döneminde çok işe yarıyor. (11. sınıf)

Takım toplayıp basketbol oynadığımız zamanlardan ve akşam yemeğinden sonra ortak alan da sohbet etmekten çok zevk alıyorum. (9. sınıf)

Arkadaşlarımı okuldan sonra da gördüğüm için burada bir aile gibiyiz. Her zaman beraberiz ve okuldan sonra yatılıda “ortak alan” adını verdiğimiz binada toplanıp gün içinde yaptıklarımızı birbirimizle paylaşırız genelde. Onun dışında da hepimizin anlatacak bir şeyleri olur zaten. Ortak alan haricinde kampüste yürüyüş yapıp bisiklet sürmek çok keyifli oluyor. Yatılıdaki bisikletleri istediğimiz zaman kullanabiliyoruz. Hafta sonlarını ise kampus dışında farklı yerlere gidip farklı aktiviteler yaparak değerlendirmeyi tercih ediyoruz. (9. sınıf)

Yatılının yılbaşı partileri hep eğlenceli olur. Onun dışında basketbol ve futbol oynamayı çok seviyorum. (9. sınıf)

Yatılı kurulu; çevredeki güncel tiyatro, müze, maç ve konserleri takip edip oralara gezi düzenliyor, böylece isteyenler etkinliklere kayıt olarak katılabiliyorlar. Bu sistemi çok seviyorum ve çoğu zaman aktiviteler ilgimi de çekiyor. Arkadaşlarımla gittiğimde oldukça eğleniyoruz ve benim için güzel birer anı oluyorlar. (9. sınıf)

Kampüsteki fiziksel imkanlar çok iyi, spor salonları olsun, yüzme havuzları olsun, oyalanacak, kendini geliştirecek farklı bir çok etkinlik ve aktivite var. (Hazırlık)

Koç’u seçmemin nedeni bulunduğum bölgede benim erişmek istediğim imkanları başka hiç bir okulun sağlayamıyor olması. (9. sınıf)

LGS
Hepinizi tebrik ederim, çok stresli bir yıl atlattınız. Geçen yıl ben de aynı stresi yaşadım. Sizin de bildiğiniz gibi LGS sistemi çoğunlukla ezbere dayalı bir sistem. Burada daha çok okuduğunuzu anlama, yaratıcı kişiliğinizi kullanma tarzı çalışmalarla karşılaşacaksınız. Videolar çekeceksiniz, şiirler yazacaksınız, 60 dakikada 5 paragraflık İngilizce yazılar yazacaksınız, kitap okuma alışkanlığı kazanacaksınız, bu da kendinizi ifade etmenizde çok işe yarayacak. (Hazırlık)

TEOG’la geldim. İstanbulda okumak her zaman hayalimdi ve yatılı kalmayı çok istiyordum. Koç’un yatılı imkanları oldukça iyi ve kampüsü büyüktü. Şehir merkezinden uzak oluşu İstanbul’un kalabalığı ve karmaşasından da uzakta olmamı sağlıyordu, yine de istediğim zamanlarda yatılı servislerini kullanarak Kadıköy’e gidebilecektim. Bunlar benim için en önemli faktörlerdi, bu nedenle Koç’u tercih ettim. (9. sınıf)

LGS sınavı ile geldim. Aslında okulu ne kadar çok beğenmiş olsam da arkadaşlarım başka okullara gittiği için buraya gelme konusunda açıkçası pek istekli değildim. Koç’u seçmemdeki en büyük etken Koç’un, öğrencilerinin büyük bir kısmını yurt dışına gönderiyor olması ve benim de üniversiteyi yurt dışında okumak istememdi. Ayrıca Koç’un bana gerek sosyal gerek akademik olarak farklı olanaklar sağlayabileceğinin farkındaydım. Son olarak Koç’ta bazı diğer özel okullarda yapılmayan hazırlık atlama sınavı vardı. Bu sınavı geçebilmem bir yıl kazanacağım anlamına geliyordu. (9. sınıf)

Aktiviteler
İlk geldiğimde okuldaki bir çok farklı etkinlik çok ilgimi çekmişti. Sonuçta ben küçük bir ilden geliyorum, oradaki en iyi okula gitsem de hayal bile edemeyeceğim imkanlar burada elimin altında. (9. sınıf)

Bu yıl Lise Hazırlık dergisini çıkarmak üzere çok çalıştım. Luminous Pandemonium yaptığımız eğlenceli etkinlikleri, sene boyunca geçen güzel günleri, zorlukları anlattığımız bir dergi. Bir ekiple altı ay boyunca çalışıp bu dergiyi çıkarmak hem eğlenceliydi hem de bizi yoğun bir çalışma temposuna soktu, seneye siz de katılın mutlaka. (Hazırlık)

Bu sene permakültür kulübü, Öğrenci Birliği ve A/V takımındaydım.
Permakültür kulübünde doğal besin üretimi (katkı maddesi ve ilaç kullanmadan) hakkında çalışmalar yaptık ve sürdürülebilir yaşamın korunması adına doğal besinlerin nasıl yetiştirileceğini öğrendik. (9. Sınıf)

Öğrenci Birliği’ne 120 oy alarak Spor Koordinatörü olarak seçildim ve sene boyunca öğrencilerin benden isteklerini yetkililere iletmeye çalıştım. Öğrenci Birliği olarak her pazartesi toplantı odasında buluşup okulun sorunlarına çözüm üretmeye çalışırken aynı zamanda öğretmenler günü gösterisi, sevgililer günü gül dağıtımı, yılbaşı çekilişi ve iki haftada bir pizza satışı gibi bir çok etkinlik düzenledik. (9. sınıf)

A/V takımı olarak (Audio/Video team) okulumuzun gösteri salonundaki bütün ses ve ışık sistemlerinin ayarlanması, programlanması ve kullanımı üzerinde çalışıp Sevgi Gönül Sanat Gecesi veya Talent Show gibi etkinliklerde sahnede muazzam bir ışık gösterisi olmasını ve ses sistemlerinin kusursuz çalışmasını sağladık. A/V team özellikle teknolojiye merakı olanlar için mükemmel bir imkan. (9. sınıf)

Eğitim
En sevdiğim ders İngilizce. Koç’ta verilen İngilizce eğitiminin diğer okullarınkinden oldukça farklı olduğunu düşünüyorum. Okula adım altığınız ilk günden itibaren İngilizcenin dünyasına kapılıp, büyüsüne kapılıyor ve orada kayboluyorsunuz. Derslerin interaktif bir şekilde oldukça keyifli ve değişik aktiviteler ile değişik teknikler kullanılarak öğretildiğini düşünüyorum. Bu da dili sevdirirken hem eğlenmeyi hem de öğrenmeyi sağlıyor. (9. sınıf)

Bu okulda verilen en zor ve önemli kararlardan biri: IB mi MEB mi. Hepimizin kararı devamlı değişiyor. Benimki de sürekli değişim göstermesine rağmen şuan IB okumayı düşünüyorum, çünkü IB Koç’un öğrencilerine sunduğu en güzel fırsatlardan bir tanesi. Okulun ve öğretmenlerin bu konuda oldukça başarılı olduğunu biliyorum ve IB seçersem istediğim üniversiteye girip mutlu olabileceğimi düşünüyorum. (9. sınıf)

Akademik açıdan çok zorlandığım bir ders yok. Fakat eski okulumun daha çok test odaklı bir yer olması sebebiyle yazı yazma konusunda daha yeterlilik kazanmam gerektiğini düşünüyorum. (9. sınıf)

En zorlandığım ders İngilizce. Çünkü burada bizden istenen, bizim yaşımızda ana dili İngilizce olan çocukların ulaştığı seviyeye ulaşabilmemiz. (Hazırlık)

Hayatım tabi ki her zaman mükemmel gitmiyor ve sıkıldığım zamanlar oluyor. Özellikle sınav haftaları biraz yoğun ve stresli oluyor, fakat bu konuda birbirimize hep destek oluyoruz ve birbirimizin eksiklerini kapatıyoruz. (9. sınıf)

Genel olarak bütün dersleri seviyorum. Fakat herkesin, diğer derslere göre daha az ve daha fazla çalıştığı dersler vardır. Benim de en kolay anladığım ders olduğu için en sevdiğim ders matematik. (9. sınıf)